Lazer Uygulamaları genellikle erken yaşlarda tercih edilen uygulamalardır. Bir nevi hayatınızın ilk estetik uygulaması olabilir. Bu nedenle biraz tedirgin, biraz acemi bir şekilde çevreden elde edilen bilgiler ışığında uzman doktorun karşısına geçersiniz.
İyi ama bu kadar seçenek bolluğu karşısında en etkili, en güçlü, en güvenli yöntem hangisi; karar vermek zor…
Estetik amaçlı bütün lazer ve ışık esaslı cihazların tasarım ve üretimlerinde belirleyici temel kural “Seçici Fototermoliz” teorisidir. Seçici fototermoliz’ in amacı; çevre dokuları korurken hedef bölgeyi tedavi etmektir. Burada hedef leke, kıl, varis, kollajen, kırışıklık olabilir.
Bu tür lazer ve ışık sistemlerinde sadece cilde yönelik bir tedavi şekli olduğundan derin dokularda, yağ dokusunda veya kas ve ligamanlarda çözüm sunmamaktadır. Kalın cilt altı yağ tabakası olan bir kişinin bu tedavilerden çok fazla bir şey beklememesi gerekir.
Temel olarak lazer sistemleri aşağıdaki şikayetlerin tedavisi amaçlı kullanılır;
- Kırışıklık
- Lekelenmeler
- Damarsal problemler
- Cilt gevşekliği
Bu sitemlerin etkinliğini anlamak için cildi bilmek gerekir.
Cilt dediğimiz yapı şu katmanlardan oluşur;
- Epidermis
- Derma-epidermal geçiş bölgesi(cilde renk veren hücrelerin en çok yerleştiği alan)
- Papiller dermis (yüzeyel kırışıklıkların bulunduğu alan)
- Retiküler dermis (kollajen liflerinin en çok bulunduğu alan, derin kırışıklık ve sarkmalar bu alanda olur)
- Cilt altı yağ tabakası
Burada söylemeye çalıştığımız;
Yaşlılık ve güneş nedeniyle olan lekelerin tedavisinde kullanılacak lazer ya da ışık sisteminin mutlaka derma-epidermal geçiş bölgesine etki etmesi gerektiği;
Ciltte görülen ince kırışıklıklar, çizgiler ve gözeneklerin tedavisinde etkin yöntem papiller dermis de kollajen sentezini uyarmaktan geçtiği; ( ablatif, minimal ablatif, ablatif olmayan)
Derin kırışıklıklar, derin sivilce izleri ve sarkmalar içinde en derin dermis bölgesine etki etmek gerektiğinin anlaşılmasıdır.
Cilt problemlerinin tedavisinde öncelik, sorunun hangi cilt bölgesinde olduğunun tespitidir. Tedavi amacıyla seçilecek yöntem planlanır, iyileşme sürecini uzunluğu değerlendirilir.
Lazer ve Işık Sistemleri
CO2 (çok etkili fakat iyileşme süreci 2 hafta sürer, iyileşme sonrası kızarıklık 3-6 ay kalabilir)
- Erbium Yağ (etkisi co2 gibi ama istenildiğinde daha yüzeysel de kullanılabilmesi avantaj)
- Ablatif olmayan yöntemler;
– IPL; farklı dalga boylarında renk düzensizliği, leke tedavisi, kollajen artışı
– Nd-Yag (Lazer Genesis); 3-4 haftada bir 6-8 seans gerekir, 3-4. seans etki
– Yüzeysel dermis tabakasına etki kollajen sentezini uyarır
– İnce kırışıklıkların, gözeneklerin, yüzeysel sivilce izi
– Radyofrekans(RF), Thermage, Bodytite , Infrared (kızıl ötesi; Titan)
– Derin dermis sıkılaşma, cilt gevşekliği tedavisi,
Bu işlemler yapılırken epidermis ve çevre dokuların soğutulması önemlidir.
- Plazma (Nitrojen gazı ısı enerjisine dönüştürülür, yan etki ihtimali yüksek, ayarları dikkatli yapılmalı)
- Erbium YSSG (2790 nm : PEARL) En yeni dalga boyu. Epidermis ve papiller dermisin üst seviyesine etki eder. İki etki eden alan sonucu yenilenen bölge çevresinde sıkılaşma olur.
- Fraksiyonel lazer sistemleri: Cilt yüzeyinin tamamına etki etmeyerek küçük deliklerle lazer ışını cilde göndermektedir. Bu tedavi sırasında lazer ışınının etki etmediği sağlıklı cilt adacıkları kalmaktadır. 4-6 seans süren bu tedavilerde yeni nesil CO2 ve PEARL sistemlerinde 2-3 seans yeterli olmaktadır.